Cerîde-i Sûfiyye Mecmûası'nın dönemin siyasî ve askerî hâdiselerine bakışı (1909-1919)
Abstract
23 Temmuz 1908'de II. Meşrûtiyet'in ilân edilmesiyle birlikte birçok gazete ve dergi basın-yayım hayatına atılmıştır. Zikrolunan bu dönemde neşredilmeye başlanan mecmûalardan biri de Cerîde-i Sûfiyye'dir. XX. yüzyılın ilk çeyreğinde tab' edilmeye başlanan mecmûa ile Osmanlı Devleti'nin son dönemlerine ışık tutulmuş ve tanıklık edilmiştir. Cerîde-i Sûfiyye Mecmûası, 1909 ve 1919 yılları arasında on yıl boyunca yayımlanarak son Osmanlı döneminin sosyal, siyasal ve kültürel dünyasını açıklayıcı mahiyette olan makaleler neşretmiştir. Sütunlarında tasavvufî öğretiler başta olmak üzere edebî, tarihî ve siyasî konularda da döneminin tartışılan vakâ'ları hakkında açıklayıcı yayımlar yapan dergi, bu dönemde tab' edilen önemli bir medya unsuru olarak ön plana çıkmaktadır. Bu tez çalışmasının amacı Osmanlı Devleti'nin XX. yüzyılın ilk çeyreğinde yaşamış olduğu siyasî ve askerî hâdiseleri bilhassa döneme damgasını vuran Trablusgarp, Balkan ve I. Dünya savaşları gibi muharebeleri merkeze alarak Cerîde-i Sûfiyye'nin zaviyesinden değerlendirmektedir. Söz konusu önemli siyasî ve askerî olayların sosyal hayatın başkaca alanlarına yönelik etkilerine de mümkün olduğunca açıklık getirmeye çalışılmıştır. Osmanlı siyasetine ait olan bu son periyotun incelendiği tez çalışmasında, arşiv belgeleri başta olmak üzere konu ile alakalı olan kitaplardan, makalelerden, bildirilerden ve süreli yayımlardan da çalışmanın aydınlatılması amacıyla istifade edilmiştir. Tezin konu başlıkları ve bölümleri tarihsel kronolojik sıralamaya uygun olarak hazırlanmıştır. Tez metninde mecmûanın yaşanan siyasî olaylar hakkındaki yorumlarına ve görüşlerine yer verilerek o döneme ilişkin olan basının düşünceleri ortaya konmak istenmiştir. İttihat ve Terakki Fırkası ile yakından iletişim halinde olmak yolunu tercih eden mecmûa, siyasî içerikli yayınlarını bu eksen üzerinde devam ettirmiştir. Osmanlı Devleti'nde tartışıla gelen konulara da sütunlarında yer ayıran dergi, Osmanlı edebiyatına, felsefesine ve özelde de kadınlarla birlikte aile kurumuna karşı kendi görüşlerini izah etmekten geri durmamıştır. Tez çalışmasında, mecmûanın bu düzlemdeki yayınları da incelenerek mecmûanın bu konulardaki görüş ve düşünceleri ortaya konmaya gayret edilmiştir.