Analysis of factors associated with mortality in major burn patients

Abstract

Objective: Major burn injury is a type of trauma with high morbidity and mortality rates at all age groups. There is no consensus on the provided guide-lines regarding the prediction of severity of the victims. Not being accessible to sophisticated clinical and blood monitoring in developing countries, it remains a challenge for them. The aim of the present study was to analyze the factors that have an effect on mortality and serve as a guide for burn treatment. Factors affecting mortality in major burn patients treated in a burn treatment center of a third step hospital with over 30% of burns of the total body surface area were evaluated, and parameters indicating severity were specifically determined. Material and Methods: Medical records and follow-up notes of patients hospitalized in Ankara Numune Education and Research Hospital Burn Center between 2008 and 2014 were evaluated retrospectively. Data on age, gender, comorbidities, burn percentage, locality, type of burn, process of the burn (suicide or accident), presence of inhalation injury, results of blood hemogram and biochemical tests, length of hospitalization, type of surgical pro-cedures performed, presence of multitrauma, and ventilatory support requirement were analyzed to determine the factors affecting mortality. White blood cell count, hemoglobin count, platelet count, and lactate dehydrogenase level were examined at admission, at the middle of the clinical course, and at the end of treatment (at both exitus date or discharge date). Results: A total of 224 patients were hospitalized with burns ? 30% total body surface area. Of the 224 patients, 81.7% were males, and 18.4% were fe-males. In the mortality group, 41.3% were males, and 58.5% were females. Gender (female, p< 0.041), age (p< 0.001), age group (0–14/15–59/> 60 years, p< 0.001), total body surface area (p< 0.001), type of burn (flame, p< 0.002), presence of inhalation injury (p< 0.001), process of the burn (p< 0.002), time spent between the event and admission to the hospital (p< 0.001), length of hospitalization (p< 0.001), presence of comorbidity (p< 0.038), diabetes mellitus (p< 0.05), ventilation support (p< 0.001), lactate dehydrogenase values (lactate dehydrogenaseadmission, p< 0.001; lactate dehydrogenasemiddle, p< 0.015; lactate dehydrogenaselast, p< 0.001), white blood cell count (p< 0.001), and platelet count (p< 0.043) were found to be significant for univariate analyses. These parameters were further evaluated using multivariate analyses. Lactate dehydrogenaselast level (p< 0.001), age (p< 0.001), length of hospitalization (negative odds ratio), p< 0.001), presence of inhalation injury (p< 0.029), total body surface area burned (p< 0.029), and leukocytosis (p< 0.006) were found to be significantly associated with mortality; however, leukocytosis and length of hospitalization did not pose risk for mortality with regard to odds ratios. Conclusion: Early recognition of the factors affecting morbidity and m

Giriş ve Amaç: Majör yanıklar yüksek morbidite ve mortalite ile seyreden, tüm yaş gruplarının risk altında olduğu bir travma türüdür. Bu çalışma-daki amacımız yanıklara bağlı gelişen yaralanmaları analiz etmek, mortalite oranlarını belirlemek, mortaliteyi etkileyen risk faktörlerini belirlemek ve yanık tedavisinde yol göstermektir. Bu tez çalışmasında, üçüncü basamak bir sağlık kurumunun, yanık tedavi merkezinde, yanık yüzey alanı %30 ve üzeri olan majör yanıklı hastalarda, mortaliteye etki eden faktörlerin araştırılması amaçlanmıştır. Gereç ve Yöntem: 2008-2014 yılları arasında Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi yanık kliniğine başvuran ve yatırılarak takip edilen hastaların klinik kayıtları ve takip notları geriye dönük olarak incelenmiştir. Hastalarda mortaliteye etki eden prognostik faktörleri tespit amacıyla yaş, cinsiyet, ek hastalık varlığı, yanık yüzdesi, hastanın geldiği yer, yanık türü, yanığın meydana geliş şekli, inhalasyon yaralanması varlığı, kan hemogram testleri ve biyokimyasal değerleri, yatış süresi, operasyon tipi, multitravma varlığı, solunum desteği ve mortalite nedenleri incelecek parametreler olarak belirlenmiştir. Çalışmada hastaların başvuru anındaki beyaz küre düzeyi, hemoglobin düzeyi, trombosit düzeyi, laktat dehid-rogenaz düzeyleri özellikle irdenlenmiştir. Bununla beraber hastaların hastanede yattığı süre zarfında, hastaneye başvuru anında bakılan laktat dehidrogenaz (LDH) geliş değeri; yatış süresinin ortasında bakılan LDH orta değeri; ve yattığı sürenin sonunda bakılan LDH son değerleri de esas alınmıştır. Bulgular: 2008-2014 yılları arasında, Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi yanık ünitesinde yatırılarak tedavi edilen hastalardan toplam vücut yanık alanı (TVYA) ? %30 olan 224 hastanın demografik özellikleri, geriye dönük olarak incelendi. Çalışmamızda hastaların %81,7’si erkek, %18,4’ü kadın olarak izlendi. Ölüm görülen grupta ise %41,5 erkek, %58,5 kadın mevcuttu. Univariyant analizde anlamlı çıkan veriler (cinsiyet, yaş, yaş grubu, yanık yüzey alanı, yanık türü, inhalasyon yaralanması varlığı, yanığın meydana geliş şekli, hastaneye başvuru süresi, yatış süresi, ek has-talık varlığı, diyabet, solunum desteği, LDH değerleri, lökosit değeri, trombosit değeri) multivaryant analiz ile değerlendirildiğinde; LDH çıkış de-ğeri, yaş, yatış süresi, inahlasyon yaralanması varlığı, yanık yüzey alanı ve lökositoz istatistiksel olarak artmış mortalite riski ile ilişkili bulunmuştur. Sonuç: Hastalarda morbidite ve mortaliteye etki eden faktörlerin erken dönemde fark edilmesi ve önlemlerin alınması ayrıca yoğun bakımda takip edilen hastaların uzun dönem takipleri sonrasında oluşabilecek komplikasyonların erken tanınıp tedbir alınması majör yanıklı hastalarda hem komplikasyon oranlarını hem de mortalite oranlarını azaltacaktır. Diğer bir bakış açısıyla majör yanıklara bağlı mortaliteyi azaltmanın en iyi yolu yanıklardan korunmaktır. Orta ve büyük şiddette yaralanmalar daha iyi sonuçlar alabilmek için bu