Rahimiçi araçların over rezerv testleri üzerine etkisi
Özet
Amaç: Kontrasepsiyon amacıyla kullanılan rahim içi araçların over rezervi üzerindeki etkisini araştırmak ve olumlu veya olumsuz yönlerini ortaya çıkarmak. Gereç ve Yöntem: 18-49 yaş aralığında daha önceden doğum yapmış ve kontrasepsiyon amaçlı bakırlı rahim içi araç kullanmayı tercih eden ve erken foliküler fazdaki ilk 45 kişi onamları alındıktan sonra çalışmaya dahil edilmiştir. Rahim içi araç uygulanmadan önce AMH (Anti Müllerian Hormon) , INHB (İnhibin B), FSH (Folikül Stimülan Hormon) ve E2 (Estradiol) için kan örneği alındı, yaş, adet düzeni, özgeçmiş gibi özellikler sorgulandı. Rahim içi araç uygulandıktan sonra antral folikül sayısı (AFS) için ve rahim içi aracın lokalizasyonu için transvajinal ultrasonografi yapıldı. Aynı işlemler 3 ay sonra tekrarlandı ve başvuru anındaki verilerle kıyaslandı. Serum örnekleri çalışılacağı güne kadar -80 o C'de saklandı. FSH ve E2 seviyelerini belirlemek için 'competitive enzyme linked immune sorbent assay' yöntemi, AMH ve INHB seviyelerinin ölçümünde ise 'the sandwich enzyme linked immune sorbent assay' yöntemi kullanıldı. Bulgular: Rahim içi araç uygulama anındaki (0. ay) ve kontrol anındaki (3. ay) veriler karşılaştırıldığında AMH düzeyindeki azalma, E2 düzeyindeki artma istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur. FSH, INHB düzeylerinde ise istatistiksel olarak anlamlı fark bulunamamıştır. AFS'de ki azalma anlamlı tespit edilmiştir. Adet düzeni sorgulanan gönüllülerin siklus süresinde ve günlük değiştirilen ped sayısında anlamlı bir değişiklik bulunmamasına rağmen kanama süresinin istatistiksel olarak anlamlı bir şekilde arttığı görülmüştür. Sonuç: Kontrasepsiyon amaçlı kullanılan bakırlı rahim içi araçlar (RİA) AMH ve AFS'de azalma meydana getiriyor. Bu da bakırlı RİA'ların erken dönemde over rezervini azalttığını gösterir. Aim: To investigate the effect of intrauterine devices used for contraception on ovarian reserve and to detect their positive or negative affects. Materials and Methods: The first 45 volunteers in the early follicular phase who gave birth before and who preferred to use a copper-containing intrauterine device for contraception were included in the study after obtaining their informed consents. Before the intrauterine device was applied, blood samples were taken for AMH, INHB, FSH and E2, and demographic data such as age, menstrual cycles and anamnesis were taken. After the intrauterine device was applied, transvaginal ultrasonography was performed for antral follicle count (AFS) and to check the localization of the intrauterine device. The same procedures were repeated 3 months later and compared with the data at the time of application. Serum samples were stored at -80 o C until the day of study. The "competitive enzyme linked immune sorbent assay" method was used to determine FSH and E2 levels, and the "the sandwich enzyme linked immune sorbent assay" method was used to measure AMH and INHB levels. Results: When the data at the time of intrauterine device application (0 month) and control (3rd month) were compared, the decrease in the AMH level and the increase in the E2 level were found to be statistically significant. There was no statistically significant difference in FSH and INHB levels. The decrease in AFS was found to be significant. Although there was no significant change in the cycle duration and the number of pads changed per day. It is observed that the bleeding time increased statistically significant. Conclusion: Copper intrauterine devices (IUD) used for contraception and may decrease in AMH and AFS. This shows that copper IUDs have an effect on ovarian reserve tests in the early period.
Bağlantı
https://tez.yok.gov.tr/UlusalTezMerkezi/TezGoster?key=9MiDp3x86xrwjpi5-14w-b8lLj607uRXBjjE7HbPTYWhtFlsulr2AepYsw8c06-Vhttps://hdl.handle.net/11491/6152
Koleksiyonlar
- Tez Koleksiyonu [11]