İslâm tasavvuf geleneğinde ahlâk eğitimi kimyâ-yı saâdet örneği
Künye
Doduoğlu, S. (2020). İslâm tasavvuf geleneğinde ahlâk eğitimi kimyâ-yı saâdet örneği (Yüksek Lisans Tezi).Özet
Köklü bir geçmişe dayanan İslâm tasavvuf geleneği, özünde bir eğitim müessesesidir. Bu gelenekte bireyler, tasavvufi eğitimi aldıklarında, potansiyelinde var bulunan insani özellikleri gün yüzüne çıkarmaya "eşref-i mahlukat"a kavuşmaya çalışırlar. Duyuşsal eğitime ağırlık veren ve "gönül eğitimi" adı verilen tasavvufi eğitim sürecinde, kişisel ve toplumsal sohbet, zikir, tefekkür, murakabe, hizmet ve rabıta gibi çok çeşitli eğitim usulleri kullanılmaktadır. İslâm tasavvuf geleneği bireyin içsel gelişimini hedefleyerek, ahlâki olgunluk kazandırma amacı taşıyan bir sisteme sahiptir. Ahlâki boyutta insanı eğitip, iyi ahlâkın kalıcı ve devamlı olması için, özellikle tekke vb. kurumlarda uzun bir zaman ahlâk eğitimi yapılmıştır. Bu nedenle tasavvufi eğitimi diğer disiplinlerden hatta eğitim yaklaşımlarından ayıran temel faktörlerden belki de en önemlisi kişisel ve toplumsal eğitimin birlikte yürütülmesidir. Çalışmanın temel amacı, ahlâki çöküntünün oldukça arttığı günümüzde, Kimyâ-yı Saâdet'ten yola çıkarak, bireyi olumsuz davranışlarından arındırıp, ahlâkı güzelleştirme ve eğitme yollarına iletmektir. Gazâlî'nin Kimyâ'da bahsettiği ahlâkı düzeltme yolları, yöntemleri ve tavsiyeleri de bu amaç doğrultusunda içerik analizi yöntemi kullanılarak incelenmiştir. Gazâlî'ye yönelik araştırmalar, Gazâlî'nin eserlerinin ve görüşlerinin geneline yönelikken; çalışmamız Kimyâ-yı Saâdet eserini esas almamaktadır. Ahlâk eğitiminde durağan bir birey yerine; aktif, faal ve gayret halinde bir bireyi ön plana çıkararak, bireyi merkeze almasından dolayı diğerlerinden farklılık arz etmektedir. Kimyâ-yı Saâdet incelendiğinde; Gazâlî bireyin karakter özelliklerinin, duygularının, eğilimlerinin ve psiko sosyal gelişimlerinin dikkate alınarak ahlâkın 'eğitilebilir' olduğu vurgusu yaptığı görülmektedir. Bu konuda Gazâlî'ye göre en büyük görev, yüksek motivasyonu kazanarak bireyin kendisine düşmektedir. Birey aldığı ahlâk eğitiminde ilmini pratiğe döküp, alışkanlık haline getirerek devamlılığını sağlamalıdır. Kimyâ-yı Saâdet'te vurgulanan da bu devamın sağlanması adına, nefsin arzu ve isteklerine karşı çıkıp, tutum ve davranışlarda dengeyi sağlayabilmektir. Gazâlî örneğinde olduğu gibi toplum hayatımızda özellikle dinî hayatta önemli bir rol üstlenen tasavvufi bilgi, tecrübe ve yaşayışın pek önemli bir yeri vardır. Dolayısıyla tasavvufi eğitim, günümüz ahlâk eğitim ve öğretiminin her alanına katkı sağlayabilecek niteliktedir. The Islamic Sufi tradition, which has a very rich past, is essentially an educational institution. In this tradition, when individuals receive Sufi education, they try to uncover the human characteristics that exist in their potential and want to reach level of the most honored of the all creatures. In the Sufi education process, which focuses on affective education and called "soul training", a wide variety of training methods such as personal and social conversation, dhikr, contemplation, murakabe, service and rabıta are used. Islamic Sufi tradition has a system that aims to give moral maturity by targeting the inner development of the individual. In order to educate people on a moral level and to keep good morality permanent and continuous, a long-term moral training was carried out in institutions like tekke. For this reason, perhaps one of the most important the main factors that distinguish Sufistic training from other disciplines or educational approaches is the maintain of personal and social education together. The main purpose of the study is, when the moral breakdown has increased considerably, purifying the individual from negative behaviors and conveying them to ways of beautifying and educating the moral with ideals based on Kimya-yı Saadet. It is also aimed at the ways of correcting the morality, with the methods and recommendations mentioned in Kimya-yı Saadet. While the researches directed at Ghazali were focused on the general works and views of Ghazali; Our work is not based on Kimyâ-yı Saâdet. Instead of a constant individual in moral education; It differs from the others by putting forward the active, energetic and diligent individuals. When Kimyâ-yı Saâdet is examined; It is seen that Ghazali emphasizes that morality is 'educable' by taking into account the characteristics, emotions, tendencies and psycho social developments of the individual. According to Gazali, the biggest task is to gain the high motivation and it falls on the individual. The individual should ensure his continuity by putting his knowledge into practice and making it a habit in his moral education. The emphasis in Kimyâ-yı Saadet is the ensure of this permanence, is only possible by oppose to the desires and wishes of the nafs and to balance the attitudes and behaviors. As in the case of Ghazali, Sufistic knowledge, experience and living, which are especially important in religious life, also have an important place in our social life. Therefore, Sufi training can contribute to all areas of today's moral education and training.