Hukuk-i Umûmiye Gazetesi'nin (1908-1909) meşrutiyet ve monarşi rejimlerine bakışı
Künye
Sarali, N. (2018). Hukuk-i Umûmiye Gazetesi'nin (1908- 1909) meşrutiyet ve monarşi rejimlerine bakışı (Yüksek Lisans Tezi).Özet
Siyasi, toplumsal ve ekonomik açıdan çok önemli yere sahip olan basın-yayın, Osmanlı Devleti'ne 19. yüzyılın başlarında girmiştir. Osmanlı, Avrupa'ya nazaran daha geç basın hayatına başlamasına rağmen hızlı yol kat etmiştir. Yabancılar tarafından Osmanlı'da çıkarılan gazetelerin ardından ilk resmi gazete olan Takvim-i Vekayi, İstanbul'da devlet denetiminde yayın hayatına girmiştir. Daha sonra Ceride-i Havadis, Tercüman-ı Ahval ve Tasvir-i Efkâr gibi gazeteler yayınlanmıştır. Batılılaşma sürecinin kendini hissettirdiği 1866 yılından sonra gazete basımı artmaya başlamış ve yavaş yavaş devlet tekelinden çıkmıştır. Gazetenin artması, bu gazetelerde dile getirilen ilk Tanzimat Bürokrasi'nin yönetimine dair muhalif görüşler, ardından II. Abdülhamit dönemine ilişkin eleştirel düşünceler gibi nedenler yüzünden, sansür uygulaması getirilmiştir. Sansürün en şiddetli hissedilmesi Sultan II. Abdülhamid döneminde gerçekleşmiştir. Eleştirel yazılar yazanlar para cezası, gazetenin kapatılması hatta hapis cezasına kadar varmıştır. 1908'de ilan edilen II. Meşrutiyet dönemi ile gelen özgürlük ortamında, her türlü yayın ve gazete sayısında büyük bir artış yaşanmıştır. Meşrutiyet ile gelen sınırsız özgürlük herkesin fikrini özgürce beyan etmesini sağlamıştır. Meşrutiyet ile gelen sınırsız özgürlük herkesin fikrini özgürce beyan etmesini sağlamıştır. Bu dönemde, II. Abdülhamit'e muhalefet edenler sürgünden dönmüştür. Bu gelişme de gazetelerin artmasında etkilidir. İttihatçı yönetimi, sürgün ve firarilerin eski haklarını geri vermemiştir. İşsiz kalan sürgün ve firariler, seslerini duyurmak için Fedakâran-ı Millet Cemiyeti'ni kurmuştur. Cemiyet üyesi Avnullah Kazimi Bey, cemiyetin kuruluşunun hemen ardından Hukuk-i Umûmiye gazetesini çıkarmıştır. Hukuk-i Umûmiye Gazetesi, toplamda beş mesul müdür değiştirmiş ve toplamda yüz yetmiş üç sayı yayınlamıştır. İlk sayılarda Meşrutiyetin coşkusu, şiddetli şekilde hissedilmiştir. Aynı zamanda sürgün ve firarilerin haklarının verilmemesinden dolayı Kamil Paşa sürekli eleştiriye maruz kalmıştır. Genel itibari ile hürriyet ile birlikte ülkenin çalışarak ihya edilmesi gerektiği ifade edilmiştir. Abdülhamid Dönemi yöneticileri çok şiddetli şekilde eleştirilmiştir. Gazete hakkında sık sık davalar açılmıştır. Açılan davalardan dolayı birkaç defa yayınına ara vermiştir. Dönemin hükümetleri tarafından yapılan baskılara dayanamayan gazete 1909 yılında kapanmak zorunda kalmıştır. Press media having a vital role in terms of political, social and economic aspects taken its place in Ottoman Empire in the beginning of 19 th Century. The Ottomans, despite the fact that they became acquainted with press the media later than Europe gained grounds in a faster fashion. Following the Journals issued in Ottoman Empire by foreigners, Takvim-i Vekayi being the first Official Gazette began its broadcasting life in İstanbul under the superintendence of the State. Later, Journals like Ceride-i Havadis, Tercuman-ı Ahval and Tasvir-i Efkâr were published. After 1866 when the westernization period began to reassert itself Journal printing began to increase and gradually began to launch out from the State monopoly. Censor applications began to take place by the increasing circulation, opposing ideas against Tanzimat Bureaucracy management uttered in these Journals and subsequently critical thinking against Abdülhamid II period. Fiercest censor was realized in Abdülhamid II period. It even reached to worst conditions such as imposing criminal fines those engrossing critical articles, liquidating Journals and even imprisonment. In the atmosphere of freedom brought by second constitutional period declared in 1908, a great increase with every kind of publication and number of Journals were experienced. Unlimited freedom brought with Constitutional Period has allowed everyone to express his opinion freely. Unlimited freedom brought with Constitutional Period has enabled all to express their opinions freely. In this period those opposing Abdulhamit II returned from exile. This development also led the way to increase Journals' circulation. Committee of Union and Progres (İttihat ve Terakki Party) did not reinstated former rights of the exiled and fugitives. Exiles and fugitives becoming unemployed have established Fedakâran-ı Millet Cemiyeti to make themselves heard. Avnullah Kazimi, member of the association, right after association's establishment published Hukuk-i Umûmiye Journal. Hukuk-i Umûmiye Journal has worked with five manager and published one hundred seventy two issues in total. In the initial issues constitutional period's enthusiasm intensely felt. In the meanwhile Kamil Paşa continuously exposed to criticism for the fact that rights of exiled and fugitives defrauded. Generally, it was expressed that the country should be rejuvenated with collaboration by freedom. Competent authorities in Abdülhamid Period slammed. Journal was frequently sued. Journal has ceased its publications for a few times due to the cases filed. Journal failing to resist pressure by period's governments forced to be liquidated in 1909.